Çay Harmanı

Sevdiğim çay markalarına yerli çay markalarıyla devam edeceğimi söylemiştim. Marka ve ürünlere ilişkin detaylı bir incelemeden önce bu çayları karıştırarak yaptığım çay harmanına yer vermek istiyorum. Çünkü bana göre güzel bir çayın tadını demleme kadar güzel hazırlanmış bir harman da etkiler. Üstelik benim kadar tiryakiyseniz birebir damak tadınıza uyan bir çay bulmak yerine, çeşitli çayları kendi zevkinize göre karıştırarak ideal karışıma ulaşabilirsiniz.

Harman için önerdiğim çaylar:

Doğadan Gizli Bahçe Siyah Çay

Çaykur Tomurcuk Earl Grey Çay

Çaykur Altınbaş Çayı

Lipton Erken Hasat Çay

Lipton Earl Grey Çay

Büyükçe bir kap alıp içine bir paket Doğadan Gizli Bahçe siyah çayın tümünü kaba koyuyorum. Parlaklığı ve berraklığı için Lipton ilk hasat dökme çay ekliyorum. Daha sonra Çaykur veya Lipton Earl Grey çay koyuyorum. Eklediğim diğer çayları azar azar koyarak karıştırıyorum. Hepsini bir anda kaba eklersem yeterince homojen bir karışım olmayacağından bu şekilde karıştırıyorum.

Siyah çayı renk ve tad vermesi, Earl Grey'i ise güzel koku ve bergamot aroması vermesi açısından tercih ediyorum. Kalabalık olduğumuz zaman dökme çay, daha az kişi olduğunda ise demlik poşet çay demliyorum. 

Bir başka alternatif olarak da Çaykur Altınbaş çay, Filiz Çay ve Tomurcuk çayı karıştırıyorum. Farklı tatları deneyerek zaman zaman değişik markalar kullandığım da oluyor.

   

Gördüğünüz gibi güzel kokulu, aromalı, rengi, parlaklığıyla göze de hitap edilen bir çayı içmenin yolu iyi bir harmandan geçiyor.

Hayırlı Ramazanlar.

Bu blogdaki tüm görseller çayfasli.blogspot.com.tr'ye aittir.

Yeni Keşifler Peşinde

Merhabalar. Bugün yeni keşfettiğim çaylar, yaptığım tatlı çeşitleri ve okuduğum son kitaplar; kısacası birçok öneriyle karşınızdayım:) 

Önce Doğadan'ın portakal çiçeği beyaz çayı ile başlamak istiyorum önerilerime. Doğrusu denediğim beyaz çaylar arasında en sevdiğim oldu. Chado'nun beyaz çayını da çok beğendim, bir de yine Doğadan'ın kuşburnu beyaz çayını sevdim ancak onda kuşburnu aroması çayı biraz bastırmış gibi geldi bana. Portakal çiçeği daha tatlı, hoş kokulu, oldukça ferahlatıcı bir tada sahip. 

Henüz blogda yer veremediğim, kısa süre önce döndüğüm Paris seyahatim sırasında aldığım bergamotlu earl grey çay The Rogue ise çok beğendiğim bir başka çay oldu. Aroması oldukça güçlü, meyve çayı gibi ayrı bir tadı var. Kutusunu da ayrıca çok sevdim.

Gördüğünüz gibi bu güzel çayları yalnız içmedim. Çay saatini, yaptığım çeşitli tatlılarla daha leziz bir hale getirmek istedim. Özellikle içine elma rendelediğim ayva tatlısı favorilerimden. Bir de irmik tatlısı hafifliği nedeniyle vazgeçemediğim bir tatlı.

Ve son olarak kitap önerilerim: Son zamanlarda okuduğum E. V. Mitchell'in yazmış olduğu Cennetin Rengi,   bir annenin hayat mücadelesini anlatan oldukça etkileyici bir roman. Şimdilerde Buket Uzuner'in Su romanını,  kitaba ilişkin çevremden duyduğum güzel yorumların etkisiyle okumaya başladım. 

Sizler şu sıralar neler okuyorsunuz? Tavsiyeleri olanlar paylaşırsa sevinirim.

Hepinize neşeli, keyifli, bol kitaplı haftalar diliyorum. 

                                                           Bu blogdaki tüm fotoğraflar telif altındadır.

İlkbahar

Merhabalar, sonunda en sevdiğim mevsim bahar geldi. Çay takımım ve renkli örtülerimle baharın gelişini kutluyorum ben de. Dışarıda bahar dallarının rengarenk çiçeklerine, kuşların güzel cıvıltıları eşlik ediyor. Evde balkonumu düzenlemeye başladım. Fotoğraflar çok yakında:) Şimdilik aldığım bu güzel leylağın fotoğrafını sunuyorum sizlere. Bu çay keyfinde bergamot aromalı çayıma yaptığım kurabiye eşlik ediyor. Leylaklar ve bahardan bahsetmişken Turgut Uyar'ı anmamak olmaz:

Evet önümüz bahardır biliyorum
Leylaklar açacak biliyorum
Kiraz da çıkacak yakında
İyi şeyler söylemek de gerek biliyorum
Sevgilim güzelim bir tanem biliyorum da
Şimdilik bağışla.
Turgut Uyar